Gözlerimiz Urla’da!!!

Urla CHP Belediye Başkan Adayının belli olmasından, yerel seçimler de CHP adayının yarışı göğüslemesinden, FETÖ soruşturmasında CHP’li Urla Belediye Başkanının tutuklanması ve görevden alınmasından, meclisin kapanmasına ve İçişleri Bakanlığı tarafından Kayyım’ın atanmasına şahitlik etti. Demokrasi, adalet dedik. Halk tarafından rekor bir oyla yüzde atmış sekizle seçilen belediye başkanını içeri atamazsınız dedik. Fakat demekle, lafla, söylemekle bir şeyler olmuyor. Devlet; Cumhuriyet, Demokrasi yani kanunlarla yönetilir. Kimse kanunun üstünde değildir. Bir kişi hangi mevkide ya da makamda olursa olsun kanunlara uymak zorundadır. Suç işleyen herkes adaletin önünde eşittir ve cezası kanunlara göre verilir. Bu kısa bir hatırlatmadan sonra gelelim asıl konumuza, Demokrasiye;
Demokrasi nedir?
Siyasal denetimin doğrudan doğruya halkın ya da düzenli aralıklarla halkın özgürce seçtiği temsilcilerin elinde bulunduğu, toplumsal ve ekonomik durumu ne olursa olsun tüm yurttaşların eşit sayıldığı yönetim biçimidir.
Şimdi demokrasi demokrasi diye ses tonunu biraz yükselterek konuşan kişiler var aramızda sözüm onlara; CHP Urla Belediye Başkan Aday Adayı belirleme süresince, seçimlere girecek adayın belirlenmesinde CHP Urla Belediye Başkan Adayı demokratik olarak mı seçildi?
Toplam 14 tane aday adayının yarıştığı süreçte İ.Burak Oğuz’un adaylığı demokratik olarak urla halkı tarafından seçildi de benim mi haberim yok?
Urla’da CHP aday belirleme sürecinde parti içi seçim yapıldı mı? Partililer kendi adaylarının kim olacağını demokratik olarak seçtiler mi?
Koca bir “hayır” duymadınız mı? O zaman daha fazla avazımız çıktığı kadar bağırarak söyleyelim. Hayır! Hayır! Hayır!
Peki, ne oldu? Gözlerimizle gördük. Kulaklarımızla duyduk. Tüm aday adaylar Ankara’yı mesken tuttu. Ziyaretler edildi. Partide önemli yerlerde olan tanıdıkları bulmak, ulaşmak için amansız bir telefon trafiğine girildi. Sözler alındı. Sırtlar okşandı. Çaylar ve kahveler içildi. Deyim yerindeyse tüm adaylara mavi boncuk dağıtıldı. Ağızlarına bir parmak bal sürülüp gönderildiler. Herkes kendinden emin bir şekilde başarılı olmanın mutluluğu ile evlerinin yollarını tuttu.
O iş tamam CHP Urla Belediye Başkan Adayı benim, halk arasında fısıltılar yapıldı. O başkan adayı şunu tanıyor, şu bunun toprağı, şu onun hemşerisi, bu onun ortağı vs.vs.vs

Bunu niye anlatıyorum, işte demokratik olarak seçilen Urla Belediye Başkan adayımızın geçtiği demokratik olmayan çağ dışı, günümüzün şartlarını yansıtmayan, geri kalmış ülkeler de bulunan seçim şekli olduğu için hani demokrasi bunun neresinde,
Şimdi o gün parti içinde sandık kurulsaydı. O sandıktan hangi aday çıkardı? Hemen cevap vereyim beklemeden, hem de ezici üstünlükle, A. Bahri Yalaz, evet A.Bahri Yalaz çıkardı. Urla halkı ve partinin üyeleri arasında sevilen, saygı duyulan, yaşından dolayı hürmet edilen, yıllarını CHP’ye vermiş, kimseyi ötekileştirmemiş siyaset duayeni olduğu için, demokrasi işte o zaman tecelli edecekti. Halk kendi adayını kendi belirleyecekti. Bize tepeden inme aday belirleyen yöneticiler, ağızlarında demokrasi kelimelerini düşürmüyorlar. Siz neyin demokrasisinden bahsediyorsunuz?
SİZİN SEÇTİĞİNİZ ADAYA OYUMUZU ATTIK. BİZE DEDİNİZ Kİ… BU  KİŞİ BİZİM ADAYIMIZ. BİZDE GİTTİK SİZİN SEÇTİĞİNİZ ADAYA OY ATTIK… ŞİMDİ BU DEMOKRASİMİ OLUYOR…
Oysaki ne güzel adaylar vardı içlerinde, Murat gül, Şehrazat Mercan, Kemal Ay, A.Bahri Yalaz, Hakan Yiğit, Mehmet Ali Fırat, Zeynep Altıok, Sibel Uyar, Bülent Onat, Bülent İlhan vs…
Bir de aralarında benim için önemli bir isim Urla’nın güler yüzlü, samimi, alçak gönüllü, renkli kişilik ve bir o kadarda yufka yürekli insanı, kendi tabiri ile “içimizden biri” kimden bahsediyorum? Evet, yerel seçimlerde CHP’den Urla Belediye Başkan Aday Adayı olan Kemal Ay’dan bahsediyorum.
Kemal Ay için besteler yapıldı, şiirler yazıldı, gülüşmeler, gizliden gizliye dedikodular yapıldı. Kim ne derse desin tek bir gerçek var. CHP Urla Belediye Başkanı o zaman Kemal Ay olsaydı şu an için O koltuk ta Kemal Ay CHP rozeti ile oturuyor olacak ve meclis te açık işliyor olacaktı.
Çokbilmişler devreye girdi ne koltuk kaldı? Ne başkanlık kaldı? Olan oldu.

Maalesef takke düştü kel göründü…

Not: Bundan sonra Urla’da aday belirlenirken Ankara’daki milletvekilleri değil, Urla’daki parti üyesi kişiler tarafından demokratik yollarla kurulacak sandıktan çıkan sonuca göre belirlenmelidir. Çünkü Asıl Demokrasi budur. Halkın Kendi adayını kendi belirlemesi….

Kalın sağlıcakla…

Cenk Özen