Bayram Anu Yazdı…
Uzun süre iktidarda olan siyasi partilerin yıpranıp zamanla kan kaybetmesi kaçınılmaz realitedir. Çünkü yürütmenin başında olmak aynı zamanda muhtelif hata ve yanlışlarla iktidar partisinde eksilmeyi beraberinde getirir. Bunun tüm iktidar ve ortakları için bilinen, istisnasız bir gerçeklik olduğu nettir. Tabii ki normal şart da!
Peki, ülkemizde 20 yıl önce yüzde 34 gibi bir oy oranıyla iktidar olan bir partinin neredeyse bir nesil gibi uzun süre iktidarda kalması bugün nasıl bir siyasi çıkarıma gebe olmalı.
Bu bağlamda, güzel ülkemin vaziyetine kısaca bir bakalım,
2002’ den bugüne eğitim sisteminde 16 kez değişikliğe gidildi ve 137 ülke içerisinde eğitim kalitesi bakımından 99 sıradayız,
2002’ de 1,67 olan dolar / tl kuru, bugün 15.90 seviyesinde,
2002’de işsiz sayısı 2 milyon 690 bindi. 2021 de dar tanımlı işsiz sayısı 4 milyon 227 oldu,
Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre 2002’de 129 milyar olan Türkiye’nin brüt dış borç stoku, 2021 sonu itibarıyla 441 milyar dolar,
2002 yılında nüfusun en zengin yüzde 10’luk kesimi servetin yüzde 67 sine sahipti, 2021 yılında bu oran yüzde 82 ye yükseldi,
Basın özgürlüğünde, 2002 yılında 99. sıradayken 2021 yılında 58 sıra gerileyerek 157. sıraya indik,
2002 yılında hukukun üstünlüğü sıralamasında ülkemiz 83. sıradaydı, 2021 yılında ise 117. sırada,
Sağlık hizmetlerinde 195 ülke arasında 81. sıradayız,
Türkiye’nin geldiği hazin durumu gerçek veriler ışığında, bu tablo üzerinden okuyunca, cevaplanmaya muhtaç, izahı oldukça güç bir dolu soru kalıyor belleklerde…
Sonuç olarak,
Ülkemin vefalı yurttaşı, siyasetçilerin çok ciddi sorunlar diye tanımladığı konuları önemli bulmuyor, dolayısıyla da vatandaş krizlerden etkilenmiyor, halinden ve yöneticilerden memnun. Olabilir mi ?
Ya da, halk tüm sorunların ve yaşanmakta olan derin krizin farkında; Fakat çeşitli düşünce ideolojiyeden muhalif, onlarca siyasi partinin varlık gösterdiği politik arenada, güzel ülkemin sağduyulu yurttaşları, sorunlara çözüm olma ve hayatı daha yaşanabilir kılma noktasında gerekli projelere imza atabilecek siyasi paydaş / parti bulamıyor…
Olabilir mi ?
Eğer, halk nezdinde iktidar partisine alternatif olunamıyorsa, var olan tüm muhalif partilerin kendilerini sorgulayıp halkta umut olabilecek gerçek çözümlerle, gündemi belirleyerek toplumun önüne alternatif olarak çıkmaları gerekmez mi ?
Günün sonunda tüm muhalif partiler, belli isimler üzerinden suni gündemle zaman harcamaya alan açmadan, ülkeyi yönetmeye yönelik somut bir program ve yaşama dokunan projelerle yol alsa daha elzem olmaz mı ?
Demokrasilerde olduğu gibi…
Genel seçimlere çeyrek kala !
İktidar kapısı aralanmaz mı ?
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)