CHP’ de değişim…

CHP’ de değişim…

Başarı: “Kişinin yeteneğine bağlı olarak bir işi istenilen biçimde bitirmek, elde etmek, sonuç almak” olarak açıklanmaktadır.

CHP’nin içinde değişim isteyen hatırı sayılır bir kitlenin olduğu biliniyor. Sadece siyaset değil, hayatın bütünü değişimle müsemma dersek yanlış olmaz… Sürdürebilir değişim ve yenilenme beraberinde mutlak başarıyı da getirir. Liderin başarıda ki katkısı çok önemli olsa da tek başına bir anlam ifade etmez…

Değişim parti içinde başlayıp toplumda vücut bulmalı…

Partinin anayasası tüzük; Örgütleri önceleyen, adaletli, özgür, eşitlikçi ve demokratik olmalı…

Parti Programı; Yurttaşların sorunlarına akılcı, anlaşılır ve inandırıcı çözümler üretmeli…

Parti, ideolojik anlamda skalanın sol tarafına çok net konumlanmalı, tutarlı olmalı, saat sarkacı misali bir sağa bir sola savrulmamalı…

Örgüt, her koşulda güçlü, çalışkan, halkta karşılığı olan liderini sahiplenerek disiplinli bir şekilde yol yürümekte kararlı olmalı…

Yöneticiler halkın içinde olmak suretiyle paydaşı olduğu örgüt ile her konuda ortaklaşmalı…

CHP’nin öncü değerleri…

Siyasette kurmuş oldukları örneği pek olmayan baba-oğul ilişkisi minvalinde takdire şayan davranış sergileyen Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu, basın ve muhalefet yoluyla partinin yıpratılmasına alan açmamalı..

An itibariyle CHP ailesinin ana unsurları baba ve oğul partiyi başarıya taşıma noktasında üstlendikleri sorumluluk ve misyon gereği değişim ve yenilenme ikliminde gereken özveri ile inisiyatif almaktan kaçınmamalı…

Çünkü Atatürk’ün mirası, CHP kurumsal kimliği herkesten ve her şeyden daha değerlidir.

Son olarak, baba ve oğul ait sözlerle bitirelim…

“Önce ülke, sonra parti, daha sonra genel başkanlık gelir. Değişmeyen tek şey değişimdir.”